UHİM tarafından yayımlanan “Avrupa’da Yükselen Ayrımcılık: Nefret, İslamofobi ve Irkçılık” başlıklı rapor 12 Mayıs 2015 Salı günü Baglarbası Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen uluslararası bir organizasyonla kamuoyuna tanıtıldı. UHİM Baskanı Ayhan Küçük’ün rapora ilişkin basın açıklamasının ardından gerçekleştirilen panel programına, ABD ve Avrupa’dan birçok akademisyen ve STK temsilcisi katıldı. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse’nin moderatörlügünde gerçekleştirilen panelde su tebligler sunuldu:

HATEM BAZIAN / University of California Berkeley (ABD)

(İslamofobi ve Politikada Oryantalist Algının Yeniden İnsası)  

FARID HAFEZ / Universty Of Salzburg (Avusturya)

(Kurumsallasmıs İslamofobi Olarak Avusturya İslam Yasası)  

HASAN KÖSEBALABAN / Mount Holyoke Collage (ABD)

(Küresel Sistem, İslam Dünyası ve Adaletsizlik Algısı)  

YASSER LOUATI / Fransa İslamofobi İle Mücadele Kollektifi (CCIF/Fransa)

(Fransa’da İslamofobi: Yersiz Korkulardan Basarısız Politikalara)

ANDREAS HIERONYMUS / Avrupa’da Irkçılıkla Mücadele Birligi (ENAR/Belçika)

(Fransa’da İslamofobi: Yersiz Korkulardan Basarısız Politikalara)

Panelin üçüncü konusmacısı Fransa İslamofobi İle Mücadele Kollektifi-CCIF’den Yasser Louati’nin “Fransa’da İslamofobi: Yersiz Korkulardan Basarısız Politikalara” baslıklı konusmasında öne çıkan satırbasları sunlar oldu:

• Bize göre İslamofobi; gerçek veya hazırlanan bir Müslüman kimligi üzerinden kurumlara veya bireylere karşı uygulanan ayrımcılık ve siddettir.
• İslamofobi “Fransa’nın yeni antisemitizmi” olarak adlandırılıyor.
• Fransa’da 2014 yılında 764 eylem kaydedildi ki bu rakam bir önceki yıla göre %10’luk bir artısa tekabül ediyor. Bu olayların çoğunun da hükümetten kaynaklandıgı görülüyor.
• Fiziksel tacize maruz kalanların büyük çoğunlugunu kadınlar olusturuyor.
• 8 yasındaki Ahmed adındaki bir çocuk Charlie Hebdo saldırıları sonrasında okulda yapılan bir dakikalık saygı durusunda bulunmayı reddetti ve “Charlie kötü çünkü benim peygamberime hakaret etti” dedi. Bunun üzerine bu çocuk okuldan atıldı, emniyete götürülerek ifadesi alındı ve teröre meyli olduğu söylendi. Eğitim Bakanı ise, “Okuldaki ögretmenleri ve okul yönetimini takdir etmemiz lazım çünkü terör egilimi olan ögrencileri saptamada pro-aktif davrandılar” dedi.
• Müslüman çocuklar küçük yaşlardan itibaren toplumdan tecrit ediliyor ve uzaklaştırılıyorlar. Eğitim kurumları artık ayrımcılıgın birebir tatbik edildigi yerler haline geldi.
• Fransa’da nikab (peçe) takmanın yasaklanmasını öngören kanun yalnızca 100 kadar kadını hedef alıyordu.
• Hükümet uygulamalarıyla aile yapısını hedef alıyor. Örnegin okul gezilerinde veya müfredat dısındaki etkinliklerde Müslüman velilerin çocuklarına eslik etmesine izin verilmiyor. Müslüman çocuklar neden diger anneler bu tip etkinliklere katılırken kendi annelerinin katılamadıgını sorğuluyor. Böylece bu çocuklara “Senin annen bu toplumun bir parçası değil” mesajı verilmeye çalışılıyor.