“Avrupa’Da Yükselen Ayrımcılık” Paneli: Hasan Kösebalban
“Avrupa’Da Yükselen Ayrımcılık” Paneli: Hasan Kösebalban

 

UHİM tarafından yayımlanan “Avrupa’da Yükselen Ayrımcılık: Nefret, İslamofobi ve Irkçılık” başlıklı rapor 12 Mayıs 2015 Salı günü Baglarbası Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen uluslararası bir organizasyonla kamuoyuna tanıtıldı. UHİM Başkanı Ayhan Küçük’ün rapora iliskin basın açıklamasının ardından gerçekleştirilen panel programına, ABD ve Avrupa’dan birçok akademisyen ve STK temsilcisi katıldı. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse’nin moderatörlügünde gerçekleştirilen panelde su tebligler sunuldu:

 

HATEM BAZIAN / University of California Berkeley (ABD)

(İslamofobi ve Politikada Oryantalist Algının Yeniden İnsası)  

 

FARID HAFEZ / Universty Of Salzburg (Avusturya)

(Kurumsallasmıs İslamofobi Olarak Avusturya İslam Yasası)  

 

HASAN KÖSEBALABAN / Mount Holyoke Collage (ABD)

(Küresel Sistem, İslam Dünyası ve Adaletsizlik Algısı)  

 

YASSER LOUATI / Fransa İslamofobi İle Mücadele Kollektifi (CCIF/Fransa)

(Fransa’da İslamofobi: Yersiz Korkulardan Basarısız Politikalara)

 

ANDREAS HIERONYMUS / Avrupa’da Irkçılıkla Mücadele Birligi (ENAR/Belçika)

(Fransa’da İslamofobi: Yersiz Korkulardan Basarısız Politikalara)

 

Panelin besinci konusmacısı Mount Holyoke College’den Hasan Kösebalaban’ın “Küresel Sistem, İslam Dünyası ve Adaletsizlik Algısı” baslıklı konusmasında öne çıkan satırbasları sunlar oldu:

 

  • Belki dünya nüfusunun dörtte birine tekabül eden 1.6 milyar Müslüman dünya bir “devlet” olmadıgı için BMGK gibi mekanizmalarda yer almaması makul görülebilir ama Müslüman coğrafyanın bu kadar dağılması da kendi basına gelisen bir hadise değil. Bunun arkasında sömürgecilik mirası yatıyor.
  • İslam dünyasına özellikle Ortadogu’ya baktıgımızda, özellikle 1916 Syces-Picot Antlaşması ve arkasından gelen otoriter yönetimlerle Ortadogu’daki neo-kolonyalist ve emperyalist politikaların İslam dünyasındaki siyasi dağılmıslık ortamını sağladıgını da vurgulamamız gerekiyor.
  • Filistin meselesinde BMGK’yı aşarak bir karar almak mümkün değil ama orada ABD, İsrail’in aleyhine olacak bir kararı onaylamadıgını görüyoruz. Bu konuda bir istisna dahi yok. Suriye konusunda da Rusya ve Çin benzer bir tavır sergiliyor. 
  • İslam dünyasında siyasi dağılmıslık ve demokrasinin olmayısının bir numaralı sorumlusu olarak Batı emperyalizmini kabul etmek gerekiyor.
  • ABD ve Avrupa’daki insan hakları örgütlerini, her ne kadar iyi niyetle çalışan insanları içlerinde barındırsa da, bulundukları ülkelerin siyasi ajandasından çok kopamadıklarını düşünüyorum. Örnegin Amnesty International Cezayir’de 1992’de iptal edilen seçimlerden sonra başlayan siddet ortamında, devletin bizzat giriştigi ve yapmış oldugu katliamlara dair hazırladıgı raporlarda, ortada kınanacak herhangi bir durum olmadıgına dair tespitlerde bulundu. Yine ABD merkezli Human Rights Watch ABD’nin çıkarlarının söz konusu oldugu yerlerde insan hakları ihlallerinin olmadıgını söylerken, Rusya’nın veya Çin’in nüfuz alanına giren bölgelerde insan hakları ihlallerinin oldugunu iddia ediyor.

 

 

 
Kayıt Tarihi : 22 - 5 - 2015
Bu sayfa 1307 defa ziyaret edilmiştir.