Apple Bir Marka Mı Yoksa Din Mi?
Apple Bir Marka Mı Yoksa Din Mi?


Apple Bir Marka mı Yoksa Din mi?
 
Hiç kusku yok ki bugün vefat eden Apple’ın kurucularından Steve Jobs ve Microsoft’un kurucularından Bill Gates, bilisim sektörünün en ünlü iki lideri.
Oldukça ilginç özellikleri olan bu iki isimde, 1955 dogumlu.
İkisi de üniversiteyi tamamlayamadan bıraktı.
İkisinin de serveti 50 milyar dolardan fazla.
Bir baska benzerlikleri ise Oracle, Dell’in patronları ve bir çok meslektasları gibi -seklen de olsa- Yahudi degiller.
Bill’in anne ve babası Amerikalı iken, Steve’in babası Suriyeli Abdulfattah Jobs, annesi ise bir Amerikalı. Steve’in babası ile hiçbir bagı yok, Bill’in ise babası ile iletisimi halen devam ediyor.
Steve, Budist iken, Bill ise agnostik yani Allah’ın ve evrenin nereden türediginin bilinmedigini veya bilinemeyecegini ileri süren materyalist felsefi akımın mensubu.
Steve ve Bill’in yolları, bagımlılıkta da kesisiyor. Çünkü her ikisi de LSD (Lizerjik asit dietilamidi) kullanıyor.
LSD, İsviçreli kimyacı Albert Hofmann tarafından 1943’de kesfedilen ilginç bir asit.
Bu güçlü asit, kullanıcısının algılama yapısını tamamen degistirmekte ve kisiyi halüsinasyon formuna sokarak, hayal alemine itmekte. Oldukça tehlikeli olan LSD, kisiyi gerçek dünya'dan soyutlar ve yasanan trans hali saatlerce sürebilir. Bazı uzmanlar, bu ürünü kullananların cinlerle iletisime geçtigini iddia ederken, kullanıcıların bazıları da bu yönde itiraflarda bulunuyor.
Kullanıcı kendini asırı derece mutlu hissetmekle kalmayıp, cennete gittigini zannediyor. LSD’nin etkisindeki kisi, genellikle etkilendigi konular üzerine hayaller görür. Çevresindeki nesneler de dâhil her sey bu hayallere göre sekillenir. LSD’nin etkisinde olan birinin her türlü nesneyle iletisim kurabildigini zannettigi ve ayrıca bilinçaltında olan ve eskiden yasanmıs olayları tekrar yasadıgı da iddia ediliyor.
Tehlikesi tartısmasız olan bu asit, kullanıcısını bagımlı yapmanın yanı sıra, kanser basta olmak üzere çok sayıda rahatsızlıga da neden olmakta. Steve Jobs gibi kendine oldukça iyi bakan birini bile genç yasta ölüme götüren seyin LSD oldugundan kusku yok.
İki arkadas aynı zamanda iki rakip miydi?
Zahiri manada elbette rakiptiler. Ancak kamuoyunca pek bilinmeyen ortaklıkları ve hizmet ettikleri derin yapılar, bir rekabetten ziyade dostlugun emareleriyle dolu.
İki “dostu” bir araya getiren güçler, yenilikten ziyade varlıgını korumakla mesgul olan Microsoft’un patronu Bill Gates’i, Microsoft’taki görevinden ayırarak ası kampanyalarının idolü görevini verir. Bill’in geri kalan ömründeki görevi; Afrikalı çocuklar basta olmak üzere yeni nesli ası kampanyalarıyla kısırlastırmak ve dünyanın tescilsiz tabiî tohumlarını toplayarak yok etmek…
Apple’ın mucidi Steve’in özellikle ‘ipad’ ve ‘iphone’ ile yakaladıgı süreç, gençligin yönlendirilmesinde müthis bir araç olarak ortaya çıkar.
Walt Disney sirketinin en büyük ortagı da olan Steve’in, toplumların bilinçaltı yönetimi konusunda projeleri ve uygulamaları oldugu herkesin malumu. Steve’in bu alandaki çalısmalarında kendisine bazı mahfillerce açık çekler verildigi de sır degildi.
CNN. com'da yer alan “Apple ürünleri hayranlarının beyinlerinde ‘dinsel cosku’ salgısını tetikliyor” baslıklı haber, BBC’nin yaptıgı arastırmayı özetliyor.
Isırılmıs elma özellikle Hıristiyan kültüründe günahı ve seytanı temsil etmekte. Yine batı açısından Hz. Havva’ya dayandırılan erotik bir anlamı da yok degil.
BBC’nin yaptıgı arastırmanın sonucuna göre Apple hayranları, kafalarında dini objelere yer vermedikleri gibi, din ile teknolojiyi birbirlerine rakip görüyorlar. Vak’a tipik bir “dine karsı din” durumu.
Sinirbilimciler ise Apple hayranlarından bazılarının fanatik derecesinde Tanrı’yı manyetik ortamda gördüklerini iddia ettiklerini ve yine bu ürünlerde Tanrı’yı görüntüleyen bölümlerin oldugunu söylediklerini belirtiyorlar.

BBC tarafından yayınlanan Apple belgeselinin ilk bölümünde yer alan görüntülerde, sirketin Londra magazası açılısında bir çalısanının deli ve bir çılgın gibi etrafta bagırdıgı ve kosusturdugu görülüyor. Uzmanların kaygı verici buldugu bu davranısın, bazı Apple kullanıcılarında da görüldügü hatırlatılıyor.
Apple elestirmenleri yaptıkları degerlendirmede, Apple hayranları ve çalısanlarının, bu ürünlerden etkilenerek ürüne ‘dinsel algı’ yüklediklerini de dile getiriyorlar.
Gelismelerin farkında olan Steve Jobs’un, Apple markalı ürünlerini satmak ve hayranlarını elde tutmak için, ‘Machead, A blog, Mac aptly’ gibi modası geçmis bilgisayarların dövmeleri, çıkartmaları ve posterlerini piyasaya çıkarak, hem ürünlerini her an hatırda tutmaya, hem de ikonografi üzerinden gençligi kontrol altına almaya çalıstıgı söylenebilir.

Mezkûr haberde, Apple’ın yeni ürünlerinin onuncu yıl kutlamalarına katılanların adeta hac niyeti ile ziyaretler yaptıklarına da yer veriliyor.

Gelismelerden en çok endise duyan ise Papa 16. Benedict. Papa’nın teknolojiye tapma ve özellikle de Apple tutkunlarında görülen dinsel algıdan rahatsız oldugu, bu nedenle “teknoloji Tanrı’nın yerini alamaz” dedigi de belgeselde yer alıyor.

Torunu, Apple ürünlerinin satısa çıkacagı tarihten saatler hatta günler önce kuyruga girerek, inanılmaz görüntüler olusturan toplulugun içinde olan Hıristiyan bir büyükanne, BBC’ye yaptıgı açıklamada; Pazar günü kilise ayini yerine, neden pazar alısverisine gidildigini çok merak ettigini ve anlam veremedigini söylüyor.
Kimilerine göre Steve Jobs, “yeni bir üründen ziyade yeni bir din yarattı” ve gitti. -Artık hesabı, inanmadıgı Rabbi’yle...-
Lakin bu sözde materyalist “din”in olusumunda, LSD’nin ve bilinç altı yönetimi konusunda uzman olan Tavistock Enstitüsü’nün ne kadar etkisi var, bunu zaman gösterecek.
Lakin, Steve Jobs’un geride bıraktıgı mirasın bazı insanları pesinden kosturan bir teknolojiden ibaret olmadıgı ortada.

06.10.2011
Kemal Özer / TIMETURK



Kayıt Tarihi : 10 - 10 - 2011
Bu sayfa 2734 defa ziyaret edilmiştir.